Geçenlerde bir takipçim bana mesajla ulaştı ve evlilik
konusunda bir yazı yazmayı düşünür müsünüz? diye sordu. Evet, evlilik konusu
aslında birçok konuyu fazlasıyla içine alan, iyi yürümemesi halinde negatif
etkileriyle beraber zincirleme
sorunlarla karşılaşmamıza neden olan bir konu. Ayrıca bu yaşıma kadar
gözlemlediğim,okuduğum ve yakın çevremde de fazlasıyla dinlediğim bir
mevzu. Kanımca, tartışmaya açık olan bu konunun bilir kişilerle konuşulması
gerekiyor.Tabii ben asla bilir kişi değilim.Sadece gözlemlerimin üzerinden
geçmek ve düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Büyüklerimden sıkça duyduğum bir söz vardır;
“Evliliğin başında çok tartışma olur.”Bu hemen hemen bütün evliliklerde görülen
bir şey.
Bana göre en büyük nedeni,kişinin karşısındaki eşini
olduğu gibi kabul etmeyip hızla değiştirme çabasıdır.Bunun tam tersi yapılırsa,
yani acele etmeden, zamana bırakarak, kişiyi ve ilişkiyi zedelemeden…
Hayatta karşılaştığımız evlilik dışındaki birçok mevzuda
da olduğu gibi aceleci olmadan ,sevgiyle ve sabırla davrandığımızda daha fazla
başarı sağladığımızı görürüz. Fakat insanoğlu (istisnalar hariç) bunu evliliği
için yapmayı pek de düşünmüyor.
‘Tanımaya çalışmak’ aslında içinde sabri ve sevgiyi
barındırmalı. “Sevgi sabreder, sevgi bağışlar” sözü çok değer verdiğim bir
sözdür.
Tıpkı bir dağın tepesine çıkmak için zirveye baka baka
güç toplayıp ulaşmaya çalışmak gibi evliliği zirveye taşıyabilmek ve o zirvede
oturmak istiyorsak her iki tarafta önce karşısındakini çok iyi tanımaya
çalışmalı ve ilişkisine saygıyı katmalıdır.Bilirsiniz ki toplum ilişkilerinde
de bu böyledir.Fevri ve saygısız davranışlar kişiye her zaman
kaybettirir.Karşılıklı olarak bu şekilde düşünülmesi gerekir.
Artık tek başınıza bir birey değilsiniz,sizinle
yaşamayı seçen hayat arkadaşınızla birliktesiniz. Bu mantıkla bakılırsa sonuca çok daha iyi netice getirebileceğimizi
düşünüyorum.
Evliliğin ikinci evresi ise çocuk olduktan sonra
başlıyor.Elbette o da yeni deneyimleri ve sorumlulukları fazlasıyla beraberinde
getiriyor.
Çocuğun sorumluluğunu anlamakta kişiden kişiye
değişeceğinden evliliğe çok farklı anlamlar katar. Artık birinci evredeki
sorunları umursamazsın çünkü hayatındaki en önemli sorumluluğun ile baş başasındır. Eşler arasındaki fikir
ayrılıkları başka bir mevzuda tekrar tekrar kendini gösterir. Herkes kendi
doğrusunu kabul ettirmeye çalışır. Doğru sonuca ulaşmak her zaman olduğu gibi
bireysel düşünmeyip, ‘birlikte neyi nasıl başarabiliriz’in cevabını bulmaktan
geçiyor.Bu soruya cevap ararken, birlikte karar verebilmek,ortak noktada
buluşurken incitici olmamak bence en büyük başarıdır.
Eğer iyi neticeler elde edemiyorsak ve tek başımıza
üstesinden gelemeyeceğine inandığımız konular var ise, konunun uzmanlarına
danışmak, ilişkimize objektif bakabilen bilir kişilerle beraber yürümek en
akılcı karar olacaktır. Dolayısıyla çok daha sağlıklı bir ortamda çocuğumuzu
yetiştirebileceğimize inanıyorum.Elbette ki bu danışma ve sohbetler tek taraflı
olmayacak, her konuda olduğu gibi ‘ortak
mücadele’ ile başarının dozu yükselecektir.
Haydi arkadaşlar, evlilikleri ve en değerli varlığımız
olan çocuklarımızı büyütürken zirveye bakalım. Oraya ulaşmayı hedefleyelim ve
bütün gücümüzü kullanarak oraya çıkmayı deneyelim. ;)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınız için teşekkürler...